Önümdeki manzara, bir rüyanın parçasıydı sanki – bulutların üstünde asılı duran bir antik şehir. Dört gün boyunca İnka Yolu’nu yürüdükten sonra Maçu Piçu’nun nefes kesen manzarasıyla karşılaşmam o ana kadar ki tüm yorgunluğumu bir an da götürmüştü… Bu muhteşem antik kent, gerçek olanın insanın hayal gücünü genelde aştığı, az sayıdaki yerlerden biri.
Bulutlar kalktıkça gün giderek güzelleşti; uzakta ki doruklar güneşle parlıyordu. Güzel havalarda, özenle planlanmış mimarisinin, çevre zirve ve boğazların muhteşem manzarasıyla nasıl uyum içinde olduğunu açıkça görüyorsunuz. Sisli hava koşulları ise kaya yapıyı biraz büyülü, biraz gizemli yumuşak bir pelerinle örtüyor.
Ziyaretinizin anlamlı olması için huzurlu olmanız şart – Maçu Piçu’da turistlerin geldiği öğle saatlerinde huzurdan eser olmaz. Bu nedenle ben öğle yemeğimi yanıma alarak; yakındaki bir doruğa tırmanıp, kalabalıkların gitmesini bekledim ve saatlerce muhteşem manzarayı fotoğraflarayarak izleme şansım oldu.
Maçu Piçu 100 yıl önce keşfedildi, ancak arkeologlar hala amacının sırrını çözmeye çalışıyor.
Peru ’nun kayalık, ıssız bir kesiminde İnkalar tarafından inşa edilen devasa antik kent Maçu Piçu ‘nun bilim dünyasınca keşfi, coğrafyacı Hiram Bingham’ın 1911’de buraya gelmesiyle gerçekleşmiş. Yerel halktan bazılarının bilgisine rağmen 1532’de İspanyollar bu toprakları ele geçirdiğinde terk edildiği için, İspanyol sömürgeciler asla bu antik kenti öğrenememişler.
İnkalar yazı kullanmadığı için, antik kentin neden yapıldığına dair bir kayıt yok. İnsanda merak uyandıran bir bilmece bu: İnkalar, daha önce çok az kişinin yaşayabilmiş olduğu bölgede bir şehir inşa etmek için olağanüstü çaba sarf etmişler. Günümüzde dahi, bir sırtın tepelerinde tüneyen görkemli kalıntılar her an kayıp, aşağıdaki dik yarığa düşecekmiş gibi duruyor.
İnkaların neden bu alanı seçtiğini daha iyi anlamak için Maçu Piçu’nun bölgedeki kutsal dağlarla bağlantısı incelendiğinde, manevi değeri yüksek bu doğal yapıların, gökbilimsel bazı hizamalarla birleştiği farkedilmiş (örneğin, gündönümü güneşin batışı). Bu da bu alanı, dünya ile gökyüzünün yaşamsal güçlerine adanmış, mükemmel bir dini merkez yapıyor.
Antik Kentin yakınındaki dağlarda da İnkalar’a ait kalıntılar ve patikalar mevcut… Hem bu keşifler hem de son dönemde alanın daha yakınlarında gerçekleşen keşifler Maçu Piçu’nun başka yol ve alanların merkezinde olduğunu gösteriyor. Ancak Maçu Piçu bilmecesine yanıt bulundukça, yeni sorular peşi sıra beraberinde geliyor…
Maçu Piçu ile ilgili daha detaylı bilgi için hazırladığım Machu Picchu Gezi Rehberini inceleyebilirsiniz.